متأسفانه روز گذشته شاهد آن بودیم که پرزیدنت بایدن در سخنان خود به مناسبت ۱۰۶-مین سالگرد اتفاقات رخ‌داده در خلال جنگ جهانی اول از واژه نسلکشی ارامنه استفاده کرد.
واقعیت تاریخی این است که در جریان جنگ جهانی اول اقلیت ارمنی ساکن در آناتولی و شمال و جنوب آزربایجان با تحریک بعضی قدرت‌ها و به هوای تأسیس ارمنستان بزرگ سر به طغیان برداشته و جمعیت کثیری از تورکان مسلمان را از قوبا و باکو گرفته تا ایروان، اورمیه، قارص، ارضروم و ماراش قتل‌عام کردند. لذا تورکان آزربایجان و آناتولی مجبور به دفاع از خود شده و در آن هنگامه متأسفانه جمعیت کثیری از دو طرف جان خود را از دست دادند. درنهایت دولت عثمانی که در وضعیت جنگ قرار داشت مجبور شد در مورد جمعیت ارمنی ساکن در مناطق جنگی سیاست کوچ اجباری را اجرا کند. این در حالی است که جمعیت ارمنی ساکن در بخش‌های غربی آناتولی شامل سیاست کوچ اجباری نشدند و هیچ تعرضی به آنان نشد. پرواضح است اگر سیاست نسلکشی اجرا می‌شد ارامنه غرب آناتولی نیز اصولاً باید مورد هجوم قرار می‌گرفتند.
متأسفانه مسئله به اینجا نیز ختم نشد. در طول دهه‌های بعدی سیاست اخراج تورکان آزربایجان از ولایات ایروان و قاراباغ ادامه یافت تا جایی که حتی یک نفر آزربایجانی در ولایت تاریخی ایروان باقی نماند. ارامنه سیاست‌های خصمانه خود را ادامه داده بعد از فروپاشی شوروی با قتل و غارت، یک میلیون آزربایجانی را از قاراباغ و هفت منطقه همجوار اخراج و مرتکب جنایات سهمگینی همچون قتل‌عام خوجالی شدند. آنان حاضر به تخلیه اراضی تحت اشغال نشدند چنانکه نهایتاً این امر با توسل به‌روز توسط ارتش آزربایجان محقق شد.
دولت‌های ترکیه و آزربایجان بارها اعلام کرده‌اند حاضرند تمامی آرشیوهای خود را باز کنند تا گروه‌های علمی چندجانبه در این مورد تحقیق علمی و بی‌طرفانه انجام دهند. ولی طرف ارمنی همواره از آن شانه خالی کرده است. بی‌شک حرکت سیاسی پرزیدنت بایدن نتیجه‌ای جز تشدید سیاست‌های اشغالگرانه، جنگ‌طلبانه و دیگرستیزانه لوبی ارمنی و دولت ارمنستان نخواهد داشت و نخواهد توانست بر اتحاد و برادری آزربایجان و ترکیه سایه بیندازد.
پرزیدنت بایدن اگر دنبال عدالت و عدم تکرار نسل‌کشی‌هاست چرا قبل از قضاوت در مورد دیگران با تاریخ کشور خود که سرخپوستان بومی آمریکا را به‌کلی نسلکشی کرد رودررو نمی‌شود؟! همچنین اگر شما خواهان عدالت هستید، چرا امروز ۳۵ میلیون تورک آزربایجانی ایران را که به طور سیستماتیک نسلکشی فرهنگی و استعمار اقتصادی و سیاسی می‌شوند را نمی‌بینید؟!
یقیناً بدون توجه به این واقعیات و نگاه همه‌جانبه و منصفانه؛ برخورد یک‌جانبه، طرفدارانه و سیاسی با موضوع کمکی به حل مسئله نخواهد کرد. ازنظر ما این طرز نگاه به مسئله قضاوت یک‌جانبه و غیر واقع‌گرایانه است.
ما احزاب و تشکل‌های آزربایجان جنوبی امضاکننده این بیانیه ناراحتی خود از این برخورد سیاسی و غیر واقع‌گرایانه را بیان، آن را محکوم کرده و خواستار اصلاح آن هستیم.
به امید برقراری حق و عدالت
۱ – انستیتوی تحقیقاتی تبریز
۲- تشکیلات مقاومت ملی آزربایجان - دیرنیش
۳- جنبش دانشجویی آزربایجان - آزوح
۴- حزب دمکرات آزربایجان جنوبی – گ‌آدپ
۵- حزب مرکزی آزربایجان
Güney Azerbaycan Kuruluşlarının Başkan Biden'in Tek Taraflı ve Gerçekçi Olmayan Kararını Kınayan Ortak Açıklaması
Maalesef dün Başkan Biden'in I.Dünya Savaşı sırasında yaşananların 106. yıldönümü münasebetiyle yaptığı konuşmada "Ermeni soykırımı" kelimesini kullandığını gördük.
Tarihsel gerçek şu ki, Birinci Dünya Savaşı sırasında Anadolu, Kuzey ve Güney Azerbaycan'da yaşayan Ermeni azınlık bazı güçlerin kışkırtmasıyla Büyük Ermenistan'ın kurulması için ayaklandı ve Kuba ve Bakü'den Erivan, Urmiye, Kars, Erzurum ve Maraş’a kadar çok sayıda Müslüman Türk'ü katletti. Bu nedenle Azerbaycan ve Anadolu Türkleri kendilerini savunmak zorunda kaldılar ve o sırada maalesef her iki taraftan da çok sayıda insan hayatını kaybetti. Sonunda, savaştan haline olan Osmanlı hükümeti, savaş bölgelerinde yaşayan Ermeni nüfusu için zorunlu göç politikası uygulamak zorunda kaldı. Ancak Anadolu'nun batı kesimlerinde yaşayan Ermeni nüfusu zorunlu göç politikasına dahil edilmedi ve rahatsız edilmedi. Oysaki soykırım politikası uygulanacaksa, Batı Anadolu Ermenilerinin de saldırıya uğraması gerekirdi.
Ne yazık ki bu hikayenin sonu değil. Takip eden on yıllar içinde, Azerbaycan Türklerini Erivan ve Karabağ vilayetlerinden çıkarma politikası, tarihi Erivan vilayetinde tek bir Azerbaycan Türkü kalmayana kadar devam etti. Ondan sonra da Ermeniler düşmanca politikalarını sürdürdüler. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra katliam ve yağmalama yoluyla bir milyon Azerbaycanlıyı Karabağ ve komşu yedi bölgeden kovdular ve Hocalı katliamı gibi iğrenç suçlar işlediler. Onlar Azerbaycan ordusu tarafından zorla çıkarılmayıncaya kadar işgal ettikleri bölgeleri boşaltmayı reddettiler.
Türkiye ve Azerbaycan hükümetleri, çok taraflı bilimsel grupların bu konuda bilimsel ve tarafsız araştırmalar yapabilmeleri için tüm arşivlerini açmaya hazır olduklarını defalarca ifade ettiler. Ama Ermeni tarafı bundan hep kaçındı. Kuşkusuz, Başkan Biden'in siyasi davranışı, Ermeni lobisi ve Ermeni hükümetinin işgalci ve saldırgan politikalarının şidetlenmesi ile sonuçlanacak ve Azerbaycan ile Türkiye'nin birliğini ve kardeşliğini gölgeleyemeyecektir.
Başkan Biden adalet peşinde ise ve soykırımların tekrarlanmamasını istiyorsa, neden diğerlerini yargılamadan önce Yerli Amerikalıları tamamen soykırım yapan ülkesinin tarihiyle yüzleşmiyor ?! Ayrıca kendisi adalet istiyorsa, neden İran’da sistematik şekilde kültürel soykırıma ve ekonomik - politik sömürgeleştirmeye maruz kalan 35 milyon Azerbaycan Türkünü görmüyor?!
Kanaatimizce meseleye gerçekçi, kapsamlı ve adil bir bakışla bakmadan; tek taraflı, önyargılı ve siyasi bir yaklaşım içerisinde olmak sorunun çözümüne yardımcı olmayacaktır. Bizce, Başkan Biden’ın konuya yaklaşımı tek yönlüdür ve gerçekçi değildir.
Bu bildiriyi imzalayan, Güney Azerbaycan'lı Kuruluşlar olarak, bu siyasi ve gerçekçi olmayan tutumdan duyduğumuz memnuniyetsizliği ifade ediyor, kınıyor ve düzeltilmesi çağrısında bulunuyoruz.
Adalet umuduyla
1- Azerbaycan Merkez Partisi
2- Azerbaycan Milli Direniş Teşkilatı - Direniş
3- Azerbaycan Öğrenci Hareketi - AZOH
4- Güney Azerbaycan Demokratik Partisi – GADP
5- Tebriz Araştırmaları Enstitüsü
25/04/2021
Joint Statement of South Azerbaijani Parties and Organizations Condemning President Biden's Unilateral and Unrealistic Judgment
Unfortunately, yesterday we saw President Biden use the word "Armenian genocide" in his speech on the occasion of the 106th anniversary of what happened during World War I.
The historical fact is that during the First World War, the Armenian minority living in Anatolia, North and South Azerbaijan, at the instigation of some powers, revolted for establishment of Greater Armenia and massacred large numbers of Muslim Turks from Quba and Baku to Yerevan, Urmia, Kars, Erzurum and Marash. Therefore, the Turks of Azerbaijan and Anatolia were forced to defend themselves, and at that time, unfortunately, a large number of people from both sides lost their lives. Eventually, the war-torn Ottoman government was forced to implement a policy of forced migration of the Armenian population living in war zones. However, the Armenian population living in the western parts of Anatolia was not included in the policy of forced migration and was not disturbed. It is clear that if the policy of genocide was to be implemented, the Armenians of western Anatolia would also have to be attacked in principle.
Unfortunately, this is not the end of the story. During the following decades, the policy of expelling Azerbaijani Turks from Yerevan and Karabakh provinces continued until not a single Azerbaijani was left in the historic province of Yerevan. Armenians continued their hostile policies. After the collapse of the Soviet Union, by massacring and looting, they expelled one million Azerbaijanis from Karabakh and seven neighboring regions and committed heinous crimes such as the Khojaly massacre. They refused to evacuate the occupied territories, which was eventually freed by the Azerbaijani army only by force.
The governments of Turkey and Azerbaijan have repeatedly stated that they are ready to open all their archives so that multilateral scientific groups can conduct scientific and impartial research on this subject. But the Armenian side has always shrugged off that. Undoubtedly, President Biden's political move will only result in the intensification of the occupation, belligerent and anti-other policies of the Armenian lobby and the Armenian government, and will not be able to overshadow the unity and brotherhood of Azerbaijan and Turkey.
If President Biden seeks justice and non-repetition of genocides, why not confront the history of his country, which completely genocide the Native Americans, before judging others ?! Also, if you want justice, why don't you see today the 35 million Azerbaijani Turks of Iran who are systematically subjected to cultural genocide and economic and political colonization?!
Certainly without regard to these facts and a comprehensive and fair view; A unilateral, biased and political approach to the issue will not help resolve the issue. In our view, this view of the issue of judgment is one-sided and unrealistic.
We, the parties and organizations of South Azerbaijan, which signed this statement, express our dissatisfaction with this political and unrealistic attitude, condemn it and call for its correction.
Hoping for justice
1- Azerbaijan Student Movement - AZOH
2- Central Party of Azerbaijan
3- Democratic Party of South Azerbaijan – GADP
4- National Resistance Organization of Azerbaijan – Diranish
5- Tabriz Research Institute
25/04/2021
